Cumartesi, 13 Mayıs 2017 13:39

Mesleki Gelişim Soruları 7 Özel

Öğeyi Oyla
(0 oy)

S.167. Maslow’un İhtiyaçlar Hiyerarşisi olarak hazırladığı piramidi çiziniz?

 

 

C.167.

 

 

mesleki168soru

 

S.168. Kendini gerçekleştirme ne demektir, açıklayınız?

 

 

C.168. Her insanın yaşam döngüsü, onun kendini gerçekleştirme yolunda attığı adımlardan oluşur. İnsan nasıl yaşıyorsa o şekilde kendini ifade eder. Hedefinin ne olduğu belirsiz biri, her gün televizyon başında saatlerini harcayarak tercihini bu yönde kullanmaktadır. Hedefi olan ve bu hedefe ulaşmak için çaba gösteren biri de kendini o hedefe yaklaştıracak durumlara ve insanlara yönelirken hedefinden uzaklaştıracak durumlardan da kaçar.

Kendini gerçekleştirme Maslow’un İhtiyaçlar Hiyerarşisi olarak hazırladığı piramidin en tepesinde bulunan ihtiyaçtır. Maslow, ihtiyaçları sınıflandırırken iki varsayım öne sürmüştür.

Bu varsayımlardan birincisi, insan davranışlarının temelinde ihtiyaçların bulunduğudur. Bireyin davranışlarını anlayabilmek için onların ihtiyaçlarının neler olduğunu bilmek gerekir. İkinci varsayımı ise ihtiyaçların önceliği ve şiddeti ile ilgilidir. Birey, organizması, kendi sağlığı ve iyiliği için hangi ihtiyaçların öncelikle cevaplandırılması gerektiği şeklinde sıralamayı akla yaptırmak yerine daha işlevsel şekilde kendi denetiminde tutmalıdır.

Maslow, insanın en temel ihtiyaçlarını fizyolojik ihtiyaçlar olarak belirleyerek hiyerarşide birinci sıraya koymuştur. İnsanın en temel ihtiyaçları karşılandıktan sonra üst ihtiyaçları ortaya çıkar. Fizyolojik, güvenlik, ait olma ve saygı ihtiyaçları karşılanan bireyde ortaya çıkan en üst ihtiyaç, kendini gerçekleştirme ihtiyacıdır. Kendini gerçekleştirme, kişinin içinde bulunan potansiyeli açığa çıkarması ve bunu kişilik hâline getirmesidir.

 

 

S.169. Öz güveni geliştirme ne demektir, açıklayınız?

 

 

C.169. Öz güven önemli bir kişisel özelliktir, yaşam ve sorunlarla gerçekçi bir şekilde mücadele etmemizi sağlar ve zorluklara dayanmamızı kolaylaştırır. Öz güven kazanma süreci, yaşamın önemli zorlukları ile başa çıkma gücüne sahip ve mutlu olmaya layık bir kişi olma deneyimidir.

Öz güven insana güç verir, enerjisini artırır ve daha fazla çaba göstermeye özendirir. Başarı için ilham kaynağıdır. Başarılarımızla gurur duymamızı ve onlardan keyif almamızı sağlar.

Öz güveni artırmanın iyi bir yolu, yaşamdaki başarılarımızı hatırlamaktır. Sahip olduğumuz tüm yeteneklerimizi, iyi kullandığımız becerilerimizi aklımıza getirmek ve güvenli davranarak kazançlı çıktığımız zamanları hatırlamaktır.

 

 

S.170. Öz güveninizi kazanmak ve geliştirmek için neler yapmalısınız?

 

C.170. 

A-Yeteneklerinizi önemsemeliyiz ve kabuğumuzdan çıkmayı öğrenmeliyiz.

 

B-Daha rahat ve girişken davranmayı öğrenmeliyiz.

 

C-Fikirlerimizi daha sesli ifade etmeliyiz.

 

Ç-Sorumluluklar almalıyız.

 

D-İş yaşamınızda karar alma süreçlerinde ve uygulamalarda daha aktif olarak kendimizi göstermeliyiz.

 

E-Enerjik olmak için bu tür insanları kendimize örnek almalıyız.

 

F-Cesaretli olmalıyız, hata yapmaktan korkmayınız.

 

G-Başarısızlıkların birer ders olduğunu ya da başarı yolunda küçük molalar olduğunu düşünmeliyiz.

 

 

S.171. Toplumda insan ilişkilerini düzenleyen kurallar nelerdir?

 

 

C.171.

A-Görgü kuralları

 

B-Gelenek ve görenekler

 

C-Dini kurallar

 

Ç-Ahlak kuralları

 

D-Hukuk kuralları

 

E-İnsan hakları

 

 

S.172. Toplum hayatını düzenleyen kuralları ne demektir, neden olmalıdır?

 

 

C.172. Bir toplumun oluşmasında ve gelişmesinde o toplumu meydana getiren insanlar arasında uygulanan ve insan ilişkilerini düzenleyen kuralların önemli bir yeri vardır. Bu kurallar, toplumdaki uygarlık düzeyinin de göstergesidir. İnsanın bencil ve kaba düşüncelerden sıyrılarak başkalarına karşı davranışlarını bir düzene koyması, onun duyarlı ve nazik olmasını sağlar. Bu da insanların birbirleriyle olan ilişkilerinin sağlıklı ve tutarlı olmasını sağlar.

 

 

S.173. Görgü kuralları ne demektir, açıklayınız?

 

 

C.173. Toplum içinde olumlu ilişkiler kurabilmek için bazı kurallar vardır. Bunlardan biri de görgü kurallarıdır. Görgü, bir toplumda var olan ve uyulması gereken saygı ve incelik kurallarıdır. Kişilerin birbirleriyle karşılaştıklarında nasıl davranmaları gerektiğini belirleyen kurallar; konuşma, giyinme, yeme-içme yöntemlerini, iş yerlerinde, bayramlarda ve düğünlerde nasıl davranılacağını belirler. Görgü kurallarını çiğneyen kişi “kaba, tuhaf, bilgisiz ve görgüsüz” diye nitelendirilir. Bu nitelendirmelerin hoş olmaması nedeniyle insanlar görgü kurallarına uyma zorunluluğu hissederler.

Genel görgü kurallarına uyma zorunluluğu yoktur, hukuken suç sayılmaz ancak toplum genel görgü kurallarına uymayanları cahil, bencil, kaba, saygısız gibi sıfatlarla tanımlar ve kınar. Toplumun kişilere bu noktada yaptırım gücü ön plana çıkar. Toplum, genel görgü kurallarına uyan kişileri terbiyeli, saygılı, nazik kişiler olarak nitelendirir. Görgü kuralları bir ülkenin ayrı ayrı bölgelerinde farklı olduğu gibi değişik uluslarda da farklılıklar gösterir. İnsanlar toplum içinde bir arada yaşamak zorunda olduğundan göz önünde bulundurması gereken kurallar vardır.

 

 

S.174. Toplumda dikkat edilmesi gereken görgü kurallar nelerdir?

 

 

C.174.

A-Hoşgörülü ve iyimser olmak

 

B-Olgun bir kişiliğe sahip olmak için çaba göstermek

 

C-Eleştiriyi yerinde ve zamanında yapmak

 

Ç-Giyime önem vermek, giysinin mevki yer ve zamana uygun olmasına özen göstermek

 

D-Başkalarını rahatsız edici davranışlardan sakınmak

 

E-Verilen sözü tutmak

 

F-Ziyaretin kısa ve zamanlı olmasına özen göstermek

 

G-Oturuş ve kalkışlarda hareketlere özen göstermek

 

Ğ-Gerektiğinde özür dilemesini bilmek

 

H-Özel konuşma yapanların yanına gitmemek

 

I-Uygun olmayan el şakası ve sözlü şakalardan kaçınmak 

 

 

S.175. Örf ve adetler ne demektir?

 

 

C.175. Belirli davranış biçimlerinin toplumda yerleşmesi, bu davranışların tekrarlanması zorunluluğu ve inancının yaygınlaşmasıdır.

 

 

S.176. Örf ve adetler ne demektir, açıklayınız?

 

 

C.176. Belirli davranış biçimlerinin toplumda yerleşmesi, bu davranışların tekrarlanması zorunluluğu ve inancının yaygınlaşmasıyla örf ve âdet kuralları oluşur. Bireylerin alışkanlıklarına benzer şekilde toplumların da örf ve âdetleri vardır. Bu kurallar, kaynağının ve yaptırımlarının ilahi olmaması bakımından din kurallarından ayrılır.

Ahlak kuralları temelde bireysel değerler olmasına rağmen örf ve âdetler toplumsal değerlerdir. Ayrıca örf ve âdette biçim ve görünüş düzenlenirken ahlak zihniyeti temel alınır. Bu nedenle iyi niyetten doğmayan bir davranış, örf ve âdetin istem ve gereklerine uysa da ahlaksal nitelik kazanamaz. Sözgelimi salt gösteriş için yardımda bulunan bir kimsenin davranışı örfe uygun kabul edilirken ahlak bakımından bu davranış onanmaz. Örf kavramı, bilmek ve tanımak anlamına gelmektedir. Âdet ise izlene izlene alışkanlık hâline gelen davranışları ifade eder. Örfün anlamında iyilik bulunurken âdetler kötü alışkanlıklar şeklinde de görülebilir. İki kavram arasında fark bulunmasına rağmen bir arada veya tek başlarına yukarıda belirtilen anlamda kullanılmaktadır. Örf ve âdete yerine göre “töre” de denilmektedir

Örf ve âdet kuralları genel ve özel olmak üzere iki kategoride ele alınabilir. Toplumdaki herkesi ilgilendiren genel nitelikli kuralların yanı sıra belirli bir meslekle ilgili olan ve bu meslek mensuplarınca benimsenen özel nitelikli örf ve âdet kuraları da vardır. Ayrıca ülkenin belli bir bölgesinde veya ilinde sosyal ilişkileri düzenleyen yerel örf ve âdetlerden de söz edilebilir. Bir davranış modelinin örf ve âdet kuralı olarak kabul edilebilmesi için bazı şartları taşıması gerekir.

 

 

S.177. Bir davranış modelinin örf ve âdet kuralı olarak kabul edilebilmesi için hangi şartları taşıması gerekmektedir?

 

 

C.177.

A-Kesinlik: İlk koşul, örf ve âdet kuralının anlam ve içeriği konusunda tartışma olmamasıdır. Örf ve âdet kuralının anlamı, toplum üyeleri tarafından açıkça bilinmeli ve benimsenmelidir.

 

B-Akla uygunluk: Bu kurallar akla uygun ve kabul edilebilir olmalı, saçma olmamalıdır. Hemen belirtmek gerekir ki akla uygunluk ve saçmalık toplumdan topluma değişebilir fakat önemli olan kabul edildiği toplumun değerleridir.

 

C-Süreklilik, eskilik: Bir davranış modelinin örf ve âdet kuralı niteliğini taşıması için sürekli şekilde, kesintisiz ve eskiden beri uygulanması gerekir.

 

Ç-Genel inanç: Örf ve âdet kuralının iyi, doğru olduğu inancının toplum üyelerinin bilincine yerleşmiş olması bir diğer koşuldur. İnsanlar bu kuralların haklı olduğuna inanmalı, uygulanması zorlamaya dayanmamalıdır. Toplumsal ilişkileri düzenleyen örf ve âdet kurallarının hukuk düzeni ile çelişmemesi gerekir. Yasalara ve hukuk sisteminin genel esaslarına aykırı kuralların örf ve âdet kuralı olarak uygulanması söz konusu olamaz.

 

S.178. Dini kurallar ne demektir?

 

C.178. Genel olarak büyük ve üstün, insanın karşı koyamayacağı tabiatüstü ilahi bir varlık tarafından bazı şekiller altında emredildiği kabul olunan kural ve inançlardan oluşmuş bütüne din denir.

 

S.179. Dini kurallar ne demektir, açıklayınız?

 

 

C.179. Genel olarak büyük ve üstün, insanın karşı koyamayacağı tabiatüstü ilahi bir varlık tarafından bazı şekiller altında emredildiği kabul olunan kural ve inançlardan oluşmuş bütüne din denir. Din sadece insanla tanrı arasındaki ilişkiyi düzenlemez, insanın insanla ve toplumla olan ilişkileri konusunda da kurallar içerir.

Toplumda dinin yeri çeşitli bakımlardan incelenmelidir. Hak ve adaleti savunması, insanların iyi ahlaklı olmasını, başka insanlara iyi davranılmasını ve saygı duyulması gerektiğini savunması dinin toplum yaşamına olumlu katkılarıdır. Din, sosyal bütünleşmenin korunmasında da önemli rol oynamaktadır.

 

 

S.180. Din hangi fonksiyonları yerine getirir?

 

 

C.180.

A-Din toplumun istikrarı ve devam edebilmesi için yardım eder.

 

B-Yeni dinler toplum üyelerine güç, çevre şartları içinde varlığı sürdürme mücadelesi için daima cesaret vermiştir.

 

C-Dua etmek insanların ruhsal baskılardan sıyrılabilmesi için bir kurtuluş yolu sağlar.

 

Ç-Dinsel törenler, toplum dayanışmasını kuvvetlendirici araçlardır.

 

D- Dinler ortaya çıktıklarında sosyal düzene karşı bir eleştiri unsurunu getirmişlerdir.

 

 

S.181. Ahlak kuralları ne demektir?

 

 

C.181. Toplumda iyilik ve kötülük hakkında oluşan değer yargılarına göre yapılması gereken veya yapılmaması gereken davranışlara ilişkin kurallar bütünüdür

 

 

S.182. Ahlak kuralları ne demektir, açıklayınız?

 

 

C.182. Genel tanımlama ile ahlak, toplumda iyilik ve kötülük hakkında oluşan değer yargılarına göre yapılması gereken veya yapılmaması gereken davranışlara ilişkin kurallar bütünüdür. İnsan hayatını düzenleyici nitelikte ve sürekliliği olan kurallar niteliğindedir. Ancak bu kurallar tinsel nitelikli olup insanın kendi içinde tutarlı olmasını hedefler. Hukuk, dış davranışlara kural koymakta; ahlak ise iç düşünce yani niyet ve maksat için kurallar koymaktadır.

Ahlak nesnel ve öznel olarak ikiye ayrılmaktadır. Nesnel ahlak, insanın diğer bireylere karşı olan ödevlerini bildirir. Sosyal ahlak olarak da adlandırılmaktadır. Öznel ahlak ise kişinin kendi iç dünyası ile ilgilidir.

Ahlak kurallarının işlerlik kazanabilmesi için en az iki kişiden oluşan insan topluluğuna ihtiyaç vardır ancak aksi görüşlerde vardır. Bireylerin ve toplumun belirli davranışları iyi veya kötü olarak nitelemeleri esasına dayanan ahlak kuralları aslında din kuralları ile iç içedir. Ahlak kuralları dinî inançların sürdürülmesini, din kuralları da yaptırımlarıyla ahlak kurallarına uyulmasını kolaylaştırır. Bazı din kurallarının aynı zamanda ahlak kuralı olduğunu da görüyoruz. Ahlak, bireysel ve toplumsal ahlak olmak üzere ikiye ayrılır. Bireylerin insan davranışları hakkında iyi veya kötü şeklindeki değer yargıları bireysel ahlakı oluşturur. İnsanların birbirleriyle ve toplumla olan ilişkilerini düzenleyen manevi nitelikte kural ve ilkeler ise toplumsal ahlak kurallarıdır. Genelde toplumun değer yargıları bireylerce benimsenir ancak kişinin toplumunkinden ayrı ahlaki değerlere sahip olması da mümkündür.

 

 

S.183.Hukuk kuralları ne demektir?

 

 

C.183. Bireylerin toplumla, birbirleriyle ve devletle ilişkilerini, haklarını, yükümlülüklerini, ödevlerini düzenleyen ve uyulması kamu gücüyle sağlanan kurallara hukuk kuralları denir

 

 

S.184. Hukuk kuralları ne demektir, açıklayınız?

 

 

C.184. Bireylerin toplumla, birbirleriyle ve devletle ilişkilerini, haklarını, yükümlülüklerini, ödevlerini düzenleyen ve uyulması kamu gücüyle sağlanan kurallara hukuk kuralları denir. Bu kurallar doğrudan doğruya bireylerin dış ilişkilerini düzenler. Hukuk kuralları, toplumun barış, güven ve huzur içinde yaşayarak korunmasını amaçlamaktadır. Toplum içinde din, ahlak ve hukuk kuralları iç içe geçmiştir. Hukuk kuralları toplum yaşamını düzenleme, toplumun gereksinimlerini sağlama ve adaleti gerçekleştirme amaçlarını bünyesinde barındırır.

Toplumu düzenleyen kurallardan en önemlisi ve en etkilisi hukuk kurallarıdır. Hukuk kurallarını diğerlerinden ayıran temel özelliği, hukuk kurallarına aykırı davranışların kamu gücü tarafından belirlenen yaptırımlarla karşılaşmasıdır. Bir başka deyişle insanlar hukukun kendilerine yüklediği yükümlülükleri kendi istekleriyle yerine getirmedikleri takdirde devletin yetkili organları, bu yükümlülüklerin zorla yerine getirilmesini sağlar. Hukuk kurallarını ahlak ile örf ve âdet kurallarından farklı kılan bir diğer yön ise toplum içinde zamanla oluşmaması, yetkili kamusal organlar tarafından yapılmasıdır.

 

 

S.185. İnsan hakları ne demektir?

 

 

C.185. Tüm insanların sahip olduğu temel hak ve özgürlüklere insan hakları denir.

 

 

S.186. İnsan hakları ne demektir, açıklayınız?

 

 

C.186. Tüm insanların sahip olduğu temel hak ve özgürlüklere insan hakları denir. İnsan hakları, insanların geliştirmiş oldukları demokratik devlet yapılarında uygulanması zorunlu evrensel bir değerdir. İnsan hakları, İkinci Dünya Savaşı sonrası tamamen kabul edilmiş ve kurumlaşmış bir kurallar bütünüdür. İnsan Hakları, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 10 Aralık 1948 tarihinde kabul edilmesiyle evrensel ve çağdaş bir değer olarak yerini almıştır. Daha sonra kabul edilen Avrupa Konseyi İnsan Hakları Sözleşmesi ile de çağdaş, demokratik ve modern devletlerin olmazsa olmaz kuralları ve ilkeleri arasına girmiştir.

Bir devletin insan haklarını benimseyip benimsemediği o devletin gelişmişlik düzeyini de gösterir. Bir devletin demokratik, çağdaş ve modern bir devlet olabilmesi için insan haklarını anayasal ve yasal bir hak olarak vatandaşlarına tanımış olması ve insan hakları ihlallerinin suç olarak kabul edilip cezalandırılmasını öngören yasal yaptırımları getirmiş olması gerekir.

 

 

S.187. İnsan Hakları, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi kaç yılında kabul edilmiştir?

 

 

C.187. 10 Aralık 1948

 

 

S.188. Temel insan haklarından bazıları nelerdir?

 

 

C.188.

A-Yaşama hakkı

 

B- Sağlık hakkı

 

C- Eğitim hakkı

 

Ç- Mülk edinme hakkı

 

D- Seyahat hakkı

 

E- Haberleşme hakkı

 

F- Kanun önünde kendini savunma hakkı

 

G- Hak arama hakkı

 

Ğ- Seçme ve seçilme hakkı H- Özel yaşamın gizliliği hakkı

 

I- Devlet hizmetlerinden eşit olarak yararlanma hakkı

 

 

 

Son Düzenlenme Pazar, 16 Ocak 2022 12:48
?<