Fantazi İpliklerde spesifik testler
  • Fantazi İpliklerde spesifik testler

     

    1-Şantuk İpliklere Uygulanan Spesifik Testler

    Fantezi iplik grubu içerisinde yer alan, en bilinen ve en çok üretilen iplik türlerinden biri de şantuk ipliktir.

    Şantuk iplik terimi, iplik bükümü ve/veya iplik kütlesi (kalın ya da ince yer) değişiklikleri sebebiyle kasıtlı olarak oluşturulan iplik düzgünsüzlükleri içeren iplik anlamına gelmektedir.

    Şantuk iplikler; tek veya katlı olarak iplik üzerinde değişik aralıklarla rastgele veya belli bir düzene (örüntüye) uygun olarak kalın kısımların oluşturulmasıyla elde edilen ipliklerdir.

    İplik üzerinde oluşturulan bu kalın bölgelere şantuk veya balık adı verilmektedir. Şantukların boyutu (kalınlık, uzunluk, şekil), tekrar etme aralığı, rengi ve elyaf tipi değişebilir.Aşağıda bir şantuk ipliğin basit yapısı gösterilmiştir.

     

     

    01fantazi029

     

     

    Bu şekilde görüldüğü gibi, iplik boyunca şantuklar arası bölgelerde temel iplik numarası (Ne2) belli bir değerde olup değişmemektedir. Şantuklu kısımlarda ise numara (Ne1) istenilen şantuk kalınlığına göre değişmektedir. Büküm miktarı (T) iplik boyunca sabit kalırken, büküm faktörü α (büküm katsayısı) değişkendir. Yani, α1 ≠ α2’dir Şantuk iplikler kendi arasında iki sınıfa ayrılmaktadır.

    1-zemin şantuklu” (ground slub) iplikler

    2-bileşik veya çok bileşenli şantuklu” (compound) iplikler.

    Zemin şantuklu iplikler; iplik eğirme sistemlerinde tek kat iplik üretilirken çekimi değiştirmek yoluyla temel ipliğin parçası olarak şantuklu kısımların oluşturulması şeklinde elde edilmektedir.

    Bileşik (çok bileşenli) şantuklu iplikler; eğirme veya büküm makinelerinde değişik özelliklerde eğrilmiş iplik, filament, fitil, şerit vb. malzemelerin birleştirilmesi ve bunların içinde fitil veya şeridin şantuk oluşturacak şekilde kesik kesik beslenmesi sağlanarak bükülmesi yoluyla elde edilmektedir.

     

     

    01fantazi030

     

     

    Zemin şantuklu ipliklerde, şantuk kısımları temel ipliğin parçası olduğundan, şantukların boyutsal özellikleri ve yerleşim düzeninde değişiklikler yapılarak kumaşta farklı görsel yapılar (efektler) elde edilebilmektedir. Aşağıda bu şekilde elde edilen şantuk yapılarına örnekler verilmiştir.

     

     

    01fantazi031

     

    Ring iplik ve açık uç (open-end) rotor eğirme makinelerinde şantuk iplik üretiminin yanı sıra uygun bazı değişiklikler yapılarak; değişken numaralı veya çoklu numaralı (multi-count) iplikler, değişken bükümlü veya çoklu bükümlü (multi-twist) iplikler, değişken efekt veya çoklu efekt (multi-effect) iplikler gibi çeşitli fantezi iplik türleri de üretilmektedir.Şantuk ipliklerin yaygın kullanıma sahip olması nedeni ile üretim standartlarının belirlenmesi ve ipliklere uygulanan kalite kontrolünün yapılması konusunda çalışmalar yoğunlaşmış olup, yapılan araştırmalar işletme şartlarında, üreticilerin birçoğunun şantuk ipliğin kalite kontrol ölçümlerini düz ipliklerle aynı şartlarda yapmakta olduğunu göstermiştir. İşletmelerde şantuk iplik üretim aşamasında aşağıda belirtilen problemlerle sık bir şekilde karşılaşılmaktadır.

    Standartları karşılamayan şantuklu iplikler, istenilen şantuk deseninin doğru bir şekilde üretilmemesi, normal ipliklerdeki periyodik hatalar, şantuk desen bilgilerinin yanlış girilmesi, şantuk başlangıcı veya bitişinde olağandışı kütle kaybı, iplik üzerinde belli bir uzunluk boyunca şantuğun eksik olması, vb.

    Şantuk ipliklerin kalite parametreleri iki grup altında incelenebilir; Bunlar teknik ve görsel kalite parametreleridir.

     

     

    01fantazi032

     

     

    Şantuk boyu (uzunluğu): Bir şantuğun başlangıç ve bitiş noktaları arasındaki mesafedir.

    Şantuk kalınlık katsayısı: Şantuk doğrusal yoğunluğunun temel iplik doğrusal yoğunluğuna oranıdır.

    Şantuk aralığı: Bir şantuğun bitiş noktası ile bir sonraki şantuğun başlangıç noktası arasındaki mesafedir.

    Birim desen düzeni: Birim desen örüntüsü içinde ardışık olarak yerleşen şantukların boy, kalınlık ve aralık değerlerini bildiren bir plan çizelgesidir.

    Birim desen uzunluğu veya rapor uzunluğu: Şantuk iplik üretimi boyunca tekrar eden, birim desen örüntüsünün toplam uzunluğudur.

    Şantuk ipliğin şantuk boyu, şantuk aralığı vb. boyutsal özellikleri siyah bir zemin üzerinde cetvel yardımıyla elle ölçülmektedir.

     

     

    01fantazi033

     

     

    2-Şenil İpliklere Uygulanan Spesifik Testler

     

    Şenil ipliği, kilit iplik adı verilen 2 adet yüksek bükümlü, ince ve mukavim ipliğin beraberce katlanması ve kesikli liflerden eğrilmiş veya filaman yumuşak bükümlü bir ipliğin (hav iplik) kesilmesi ile oluşturulan havların, oluşan temel ipliğin uzunluğu boyunca verilen bir büküm ile sabitlenmesi (sıkıştırılması) esasına dayanmaktadır. Kısa liflere hav (efekt), yüksek bükümlü ipliklere ise temel (öz-çekirdek-kilit) iplik adı verilir. Sonuç olarak elde edilen iplik kadifemsi ve havlı bir görünüme sahiptir.

     

     

    01fantazi034

     

     

    Hav İpliği, şenil ipliğe estetik değer kazandıran ve yüzey görüntüsünü belirleyen ipliktir. İpliğe hacim verilmesini sağlarken kütle olarak yapının % 70-75 ini oluşturmaktadır. Hav ipliği olarak kısa boyda liflerden eğrilmiş veya filaman yumuşak bükümlü bir iplik kullanılır. Daha sonra hav ipliğinin kısa boyda kesilen havları kilit iplik arasına atılarak şenil iplik yapısı oluşturulur. Hav ipliği sağlam bir yapıya sahip değildir. Şenil ipliklerden kumaş üretildiğinde efekt iplikleri kumaş yüzeyinde kalır ve kumaşa değişik görünüm kazandırır. Kilit iplik, hav ipliklerden kesilen havları, üzerindeki büküm sayesinde tutan ipliktir. Şenil ipliğe mukavemet özelliği kazandırmakta ve iplik kütlesinin % 25-30 unu oluşturmaktadır.

     

    3-Flok İpliklerine Uygulanan Spesifik Testler

     

    Flok iplikleri; elektrostatik floklama prensibiyle elde edilirler ve bir öz iplik, bu materyal üzerine uygulanan bir yapıştırıcı madde ve elektrostatik olarak yüklenmiş olan flok liflerinden oluşurlar. Öz iplik flok ipliğinin merkezinde yer almakta ve taşıyıcı materyal görevi görmektedir. Yeterli gerilme kuvvetini, aşınma dayanımına sahip olabilmesi ve iyi bir tutum sağlayabilmesi için toplam numarası 140 - 1260 denye arasında olmalıdır. Yapıştırıcı madde öz iplik etrafına bir film tabakası şeklinde sarılmış olarak yer alır ve öz ipliği ile flok liflerini güçlü bir şekilde kombine edebilecek (birleştirebilecek) ve elde edilen flok ipliğinin esnekliğini ve tutumunu zayıflatmayacak şekilde seçilmelidir. Flok lifleri flok ipliğinin en dış tabakasını meydana getirirler ve öz iplik üzerine kaplanmış olan yapıştırıcı kaplama üzerine saplanmış durumda bulunurlar. Flok liflerinin kesim uzunlukları tercihen 0,3–5,0 mm arasındadır.

     

     

    01fantazi035

     

     

    Standart ipliklerden farklı bir üretim prosesine sahip olan flok ipliklerinin kalite özelliklerini belirleyen en önemli faktörler flok yoğunluğu (birim alandaki flok sayısı) ve flokların esas ipliğe yapışma derecesini belirleyen aşınma dayanımıdır. Şenil iplikler için kullanılan İplik Aşınma Testi metodu flok iplikleri için de kullanılabilmektedir. Ayrıca iplik aşınmasının görsel olarak sübjektif değerlendirmesi için de alkol testi uygulanabilir.

     

    4-Diğer Fantezi İpliklere Uygulanan Spesifik Testler

     

    Şantuk iplik, şenil iplik ve flok ipliklerin dışında, lup, kıvrım, düğüm, bukle, frize, örme tipi iplik gibi pek çok fantezi iplik türü bulunmaktadır. Bu ipliklere standart iplik testlerine ilave olarak kullanım alanlarına göre dokuma ve örme gibi yüzey oluşumu sonrası gerekli görülen testler uygulanabilir.

     

     

    Yazan %AM, %25 %350 %2017 %10:%Haz Okunma 3958 defa

İplik

 

...

 
 

Konvansiyonel Ring iplik eğirme tekniği geniş bir kullanım alanına sahip olmasına karşın yüksek hızlara çıkılamaması üreticiler açısından önemli bir sorun olarak belirlenmiştir Bu durum ise yeni iplik eğirme yöntemlerinin araştırılmasına olumlu katkılar sağlamıştır.

Ring iplik eğirme sisteminin modifikasyonu ile geliştirilen;

Kompakt iplik eğirme sistemi

Sirospun ve Duospun iplik eğirme sistemleri,

Açık uç-rotor iplik eğirme sistemi,

Friksiyon iplik eğirme sistemi

Hava jetli iplik eğirme sistemi

Vorteks iplik eğirme sistemi

Bilinen ve sektörde sıklıkla kullanılan önemli yeni iplik üretim sistemleridir. Son yıllarda dönen hava prensibi ile iplik üretimi sağlayan vorteks ve hava jetli sistemler minimum maliyet, yüksek hız ve kaliteye ulaşabilme konusunda önemli avantajlar sağlamıştır.

 

 

 

 0408ip

 

 

0409ip

 

 

 

 

 

 

 

 

ipl35

Rotor iplik makinelerinin otomasyona uygun olmaları, yüksek üretim hızları, iplik eğirme prosesinde bazı işlem kademelerinin elimine edilmesi, personel ve yer gereksiniminde önemli ölçüde azalma sağlaması gibi nedenlerle dünyada kullanımları giderek artış göstermektedir. Teknolojik gelişmelere paralel olarak kullanım alanları da genişlemektedir. Open-end iplikleri yaygın olarak örgü mamullerde, dokunmuş dış giyim, denim, iş kıyafetleri ve teknik kumaşlarda kullanım alanı bulmaktadır. Ring iplikçiliğine kıyasla 10 katına çıkan üretim hızları, azalan kopuşlar ve daha yüksek makina verimliliği sayesinde işletmelerde verimlilik artışı sağlamaktadır

 

 

 

rot1

 

 

Open-end iplik eğirme sisteminde amaç

 

Şerit halindeki lifleri önce tek tek hale getirmek, daha sonra bu lifleri tekrar bir araya toplayarak ucu açık olan (bükümsüz uç) ipliğe tutturarak liflerin büküm almasını sağlamaktır.

Şerit halindeki lifler şerit besleme kondenseri içerisinden geçirilerek şerit besleme silindirine gelir. Besleme silindiri yardımıyla şerit, yüksek hızda dönen (7.500 - 9.000 dev/dk) açma silindirine beslenir. Buradaki beslemenin hızı iplik numarası, rotor devri ve büküm sayısına göre değişir. Açma silindiri, besleme silindirinden tarama yolu ile aldığı lifleri dönüş yönünde çevirir. Bu çevirme esnasında lifler arasında kalan çepeller merkezkaç kuvvetinin etkisi ile açma silindirinin tarafından telef toplama bandına dökülerek merkezi bir atık deposunda toplanır. Rotorun yüksek dönüş hızı nedeni ile (50.000 d/dk - 160.000d/dk) lif iletim kanalında bir hava akımı oluşur. Lif iletim kanalı, açma silindirinden rotora doğru gittikçe daralan bir konik formundadır. Bu formu nedeni ile oluşan hava akımının hızı rotora doğru artmaktadır. Lifler, lif iletim kanalından hızlı bir şekilde geçerek, yüksek hızda dönen rotora ulaşır ve rotorun iç duvarına çarpar. Rotorun içinde oluşan savrulma kuvveti nedeni ile rotor iç duvarına çarpan lifler rotor yivinde bilezik şeklinde bir yapı oluşturur. Çıkış borusu ve düze içerisinden gelen açık uçlu (iç kısmı bükümsüz) iplik rotor içerisine ulaşır ve buradaki lifle temas ettiği anda rotorun dönüşü ile büküm almaya başlar. İplik, sarım bobini tarafından çekildikçe rotorun içine yeni lif beslenmeye devam edecek ve böylece kesiksiz bir çalışma başlayacaktır. Büküm verme elemanı ile sarım elemanının birbirinden ayrı olması yüksek çıkış hızlarına (200-250 m/dak’ya kadar) imkân sağlamaktadır. Oluşan iplik düze ve çıkış borusundan geçerek çekim miline gelir. İpliğin eğirme kutusundan çıkışı manşon ve çekim mili sayesinde olur. Kalite kontrolü yapılan iplik sarım tertibatı sayesinde bobinine sarılır. İpliğin sarıldığı bobin boyutları büyüktür ve bu ayrıca verimlilik sağlamaktadır. Makinenin çalışması esnasında oluşan iplik kopuşları ve yeni bobin bağlama işlemi makinenin her iki tarafında bulunan robotlarla gerçekleştirilir.

Open-end iplik eğirme prensibinde, kullanılan hammaddenin özellikleri önem sırası lif mukavemeti, lif inceliği, uzunluk/uniformite ve temizlik şeklinde sıralanmaktadır. Open-end iplik eğrilmesi sırasında, ring iplikler ile kıyaslandığında uzunluk daha geri planda kalmaktadır. Hatta OE rotor eğirmede daha kısa liflerle verimli çalışılır. Esas olan kesit alana daha fazla lif sığdırmaktır. Fakat OE Rotor için lif mukavemetini azaltan uygulamalardan kaçınmak gerekmektedir. Diğer bir noktada iplik hazırlama hattına toz emiciler ilave edilmelidir. İplik hazırlık aşamalarında tüm eğirme sistemleri için ortak amaç, lif paralelliği mümkün olduğu kadar artırarak temizleme işlemini ve lif yerleşimini gerçekleştirmektir. Farklı eğirme sistemlerinin önceliklerine göre malzemenin temizlenme aşamalarında dikkatli olmak gerekmektedir. Bu nedenle OE Rotor sisteminde makine parkını şu şekilde sıralamak mümkündür. Balya yolucu makine ile yan yana sıralanmış balyalardan küçük pamuk tutamları hava kanalına aktarılır. Lifler, sevk borusuna yerleştirilen metal dedektörünün içerisinden geçer. Metal dedektöründen geçen liflerde metal parçası tanımlarsa sevk borusu üzerindeki klape yön değiştirir. Metal dedektöründen sonra lifler kaba temizleyici makineye ulaşır. Sevk boruları ve hava akımı yardımıyla taşınan lifler, lif giriş kanalından geçerek makinenin açma ve temizleme tamburuna ulaşır. Böylelikle liflerin bir miktar açılması ve kabaca temizlemesi gerçekleştirilmiş olur. Daha sonra lifler yabancı madde ayırıcı cihazdan geçer. Yabancı maddelerin temizlemesi sonrası karıştırıcı makinede lifler harmanlanır. Karıştırıcı makine sonrası lifler tarağa ulaşmadan önce bir hassas temizleyici ve toz emilimi sağlayan makineden geçirilir. Tarak makinesi ve iki pasaj olarak cer makinesinden geçirilen lifler band halinde open-end iplik eğirme makinesinde eğrilmeye hazır hale gelmektedir.

Bu şartlar “olası en temiz” pamuğun satın alınması gerektiğinin altını çizmekte ve dahası yüksek temizleme ve toz uzaklaştırma etkisi olan iyi temizleme ekipmanın rotor iplikçilik için büyük bir yarar sağladığını göstermektedir. Sentetik ve selülozik esaslı yapay lifler genelde “temiz”, yani çepelden ve yabancı materyallerden (kaba lifler ve bobinleme kalıntıları dışında) arındırılmışken ham pamuk belirli bir miktarda organik ve organik olmayan, kalıntılar, tozlar ve bitki parçacıkları içerir. Bahsi geçen bu malzemelerin çoğunluğu eğirme hazırlık ve taraklama işlemleri esnasında uygun sayıda temizleme pozisyonunda efektif temizleme yapılarak uzaklaştırılabilir. Rotor iplik makineleri efektif olarak büyük çepel parçacıklarını ve ikincil lifleri temizlerken tozlar ve diğer daha küçük ikincil materyaller hava akımıyla rotora ulaşabilir ve rotor yivinde birikebilir. Dolayısıyla rotor iplikçiliğinde temiz hammadde ön koşuldur.

Rotor iplikçiliğinde lif uzunluğu ring iplikçiliğinde olduğu kadar baskın bir lif karakteri olarak karşımıza çıkmaması nedeniyle, geri dönüşüm liflerin rotor iplikçiliğinde önemli oranda kullanabilme imkânı doğmaktadır. Çünkü geri dönüşüm liflerin, yeniden açma işlemleri esnasında lif boyları kısalmakta, düzgünsüzlüşmekte ve kısa lif oranı artmaktadır. Bu sırada önemli bir lif mukavemet düşüşü görülmezken, lifler önceden temizlenmiş olduklarından ve yeniden işlem gördüklerinden temiz bir haldedirler. Böylelikle geri dönüşüm lifler ile rotor iplik eğirme sistemi arasında olumlu bir bağlantı söz konusudur. Özellikle kaba ve kalın ipliklerin üretiminde daha kısa dolayısıyla daha ucuz geri dönüşüm pamuk lifleri kullanılabilmektedir. Yüksek oranda kısa lif içeriğine (< 1˝/25.4 mm) sahip, kısa ve orta uzunlukta pamuk ve pamuk döküntüsünün, rotor eğirme prensibiyle başarılı bir şekilde eğrilebilmektedir. Kısa liflerden elde edilen iplikler genelde yüksek büküm katsayılarında eğrilmelidir. Ancak kısa liflerden elde edilen ipliklerin mukavemet ve düzgünsüzlük gibi fiziksel tekstil özellikleri, örneğin çok sayıda lif olmasının tüylendirme efektine olumlu etkileri bulunan tüylendirilmiş çarşaflık kumaşlarda olduğu gibi, nihai ürünlerde daha alt roller üstlenmektedir .

Dokuma ve örme materyalden geri kazanılmış malzeme veya lif döküntüleri, bu uygulama için özellikle uygun oldukları için, rotor iplik makinesinde kullanılabilmektedir. Ancak, düşük maliyetli bu hammaddelerin başarılı bir şekilde eğrilmesi için mutlak ön şart bu malzemelerin tek bir life kadar açılmış olmasıdır. Farklı imalatçılara ait değişik makineler bu işlem için uygundur. Ayırma işlemi kumaş ya da iplik kalıntılarının kesilip yırtılmasıyla başlayan birkaç aşamada gerçekleşir. Eğer bu işleme gerekli özen gösterilmezse en ufak kumaş ya da iplik kalıntısı rotora ulaştığında kopuşlara sebep olacaktır. Çok kaba iplikler söz konusu olduğunda kumaş ya da iplik kalıntıları kopuşlara sebep olmaz ama ipliğe dâhil olabilir ve kaçınılmaz olarak iplikte kalın yer olarak gözükürler. Ancak iplik kalitesinin lif boyundaki kısalmayla azaldığı unutulmamalıdır ve bu özellikle iplik mukavemetini ve sık rastlanan hataların sayılarını (ince yer, kalın yer ve neps) etkilemektedir. Dolayısıyla pamuk döküntülerinden ipliklerin belirli uygulama alanlarında kullanılmak üzere üretilmesi gerekmektedir.

 

 

 

0100openend 

 

 

 

 

ipl129

 

 

?<