Yün Harmanı
  • Yün Harmanı

     

    Farklı kalitede yünlerden iplik yapılacaksa önce bu yünlerin iyice karıştırılıp sonra işlenmesine geçilmelidir. Farklı ham maddeleri bir araya getirip karıştırmaya harman, bu karıştırma işini yapan makineye de hallaç denir. Yün lifi incelik, uzunluk, renk, fiyat, kirlilik gibi faktörler göz önüne alınarak elde edilecek iplik özelliklerine göre harmanlanır.

    Kamgarn iplikçiliğinde harman çeşitli kademelerde yapılabilir. Bunlar aşağıda sıralanmıştır:

     

    1-Yıkamadan önce

    2-Temiz yapak hâlinde taraktan önce

    3-Tarak ve çekme bandı hâlinde tarama işleminden önce

    4-Tops hâlinde

    5-Fitil hâlinde

     

    Kamgarn iplikçiliğinde harmanlama

     

    Günümüzde kamgarn iplikçiliğinde harmanlama daha çok tarak veya cer bantları hâlinde yapılmaktadır. Yapılacak ipliğin özelliklerine, önceden hazırlanan harman reçetesine bağlı olarak elyaf renk ve miktara göre harman yapılacak yere getirilir.

     

     

    014harman

     

     

    Elyaf, cinsi ve rengi dikkate alınarak üst üste serilir. Bu serme işlemine kat yayma denir. Kat yayma sırasında serilen her kata önceden hazırlanan anti statik yağ ve su karışımı serpilir.

    Yün iplikçiliğinde harman–hallaç, açma–temizleme ve karıştırma işlemlerinin yapıldığı önemli bir ünitedir.Yündeki yabancı maddelerin giderilmesi için yapılan yıkama ve kurutma işlemleri sonrasında yünün kırılgan ve kuru olduğu görülmüştür. Bu etkilerin lifin işlenmesi sırasında sorun yaratmaması için yağlama yapılır.Yıkama sonrasında yünde kalan yağ miktarı oldukça düşüktür. Bu oran % 0,5 civarındadır. Harmanda sentetik lif karışımları varsa bu yağ oranı taraklama işlemi için gerekli esnekliği sağlamaz. Bu yüzden taraklama işlemi için lifin yağlanması gerekir. Yağ oranı lifin cinsine ve yağ oranına bağlı olarak değişir. Değişik yağlama maddeleri % 2 – 10 arasında değişen değerlerde harmana katılmaktadır.

     

    Yünü yağlamanın amaçları şu şekilde sıralanabilir:

     

    1-Açma, taraklama, çekme, tarama ve eğirme işlemleri sırasında lifin esnekliğini artırarak kırılmasını önlemek

    2-Tozlanmayı ve uçuntuları azaltmak

    3-Döküntüyü önlemek

    4-Lifler arası sürtünmeyi azaltmak; çekme, ovalama ve eğirme işlemleri sırasında liflerin birbiri üzerinde kolayca ama kontrollü olarak kaymasını sağlamak

    5-Yüne kayganlık kazandırarak daha ince iplik eğirilmesini sağlamak

    6- Statik elektriklenmeyi önlemek

    Elyaf hallaçtan geçirilecekse yağlama, hallaç makinesi çıkışında püskürtme metoduyla yapılır.

     

    Hallaç makinesi

     

     

    015harman

     

    Hallaç makinesinin görevleri:

     

    1-Yün lifini olabildiğince açmak, birbirinden ayırmak ve hacim kazandırmak.

    2-Açılan lif içinde bulunan yabancı maddeleri temizlemek.

    3-Liflerin homojen bir şekilde karışmasını sağlamak

    4-Elyafı makineden çıkışta yağlamak

     

    Hallaç makinesinin çalışma prensibi

     

    Yığından dikey olarak alınan elyaf katları, dairedeki hallaç makinesine beslenir. Harman katı makinedeki besleme hasırına işçi tarafından elle beslenir.

     

     

    016harman

     

     

    Hareketli besleme hasırı üzerindeki materyal, boğaz silindirleri tarafından tutularak tambura iletilir. Bu silindirler ve tamburun arasından geçen elyafa bir ön açma işlemi uygulanır.

    Tamburun üzerinde alıcı ve çalışıcı (temizleyici) silindirler bulunur. Bu silindirler üzerinde çelik garnitürler vardır. Elyaf kırılmasını azaltmak için bu garnitürlerin ucu köreltilmiştir. Tambur üzerinde ilerleyen lifler, ilk açıcı silindir ile büyük tambur arasında taraklanarak açılır. Çok kısa lifler ve yabancı maddeler, alıcı silindirlerin yardımıyla tambur altındaki ızgaralardan dökülür. Açılan lifler, garnitürlerin üzerine yatarken açıcı üzerinde kalan elyaf kümesi, temizleyici tarafından tekrar tambura verilir. Lif kitlesi üç açıcı, üç çalışıcı silindirden geçerek açılır ve temizlenir.

    Daha sonra lifler, üzeri çivi ve fırça ile kaplanmış savurucu silindire gelir. Bu silindir, daha hızlı döndüğü için üzerine aldığı elyaf kitlesini biraz daha temizleyerek çıkışa verir. Makinede iki kez aynı işlemden geçen elyafa makine çıkışında püskürtme metoduyla antistatik yağ verilir. Harman dairesinden de hava akımı yardımıyla ve kanal aracılığıyla tarak dairesindeki ambarlara yollanır.

    Çeşitli açma ve temizleme makinelerinden geçen yün elyafı, karışım odalarına gelir. Karışım odalarına besleme, pnomatik yolla (hava akımı ile) yapılır. Odaya besleme yapılırken hareketli borular yardımıyla materyal bütün yüzeye eşit olarak ve yatay tabakalar oluşturacak şekilde dağıtılır. Harman odasından boşaltma, genellikle vakum sistemiyle yapılmaktadır. Vakum sisteminde odanın zeminindeki kanal aracılığı ile materyal emilir ve tarak makinesine sevk edilir. Yatay tabakalar hâlinde üst üste yığılmış elyafın dikey doğrultuda alınması homojen (her yerinde aynı özellikte olan) bir karışım olmasını sağlar.

     

    Ştrayhgarn iplikçiliğinde harmanlama

     

    Ştrayhgarn iplik üretiminde harmanlama genellikle taraklamadan önce yapılır. Kullanılan elyafın özelliğine göre yıkamadan önce ve temiz yapak hâlinde de harmanlama yapılabilir.

    Ştrayhgarn iplikçiliğinde farklı özellikte ve çok çeşitli ham maddeler kullanıldığı için harman çok önemlidir. Yapılacak ipliğin kalitesine göre harmanda kısa ve kaba yünler ile kamgarn iplikçiliğindeki döküntüler ve çok çeşitli yeni, eski kumaş, triko parçalarından elde edilen yünler kullanılabilir.

     

    Suni ve Sentetik Harman

     

    Yapay ştapel (kesikli) lif iplikçiliğinde %100 yapay veya karışımlar, liflerin kesilmiş boyuna göre pamuk veya yün iplik makine serilerinde işlem görür. Harman da bu özelliklere göre yapılır.

     

     

     

    Yazan %PM, %03 %824 %2016 %20:%Mar in İplik Okunma 7773 defa

İplik

 

...

 
 

Konvansiyonel Ring iplik eğirme tekniği geniş bir kullanım alanına sahip olmasına karşın yüksek hızlara çıkılamaması üreticiler açısından önemli bir sorun olarak belirlenmiştir Bu durum ise yeni iplik eğirme yöntemlerinin araştırılmasına olumlu katkılar sağlamıştır.

Ring iplik eğirme sisteminin modifikasyonu ile geliştirilen;

Kompakt iplik eğirme sistemi

Sirospun ve Duospun iplik eğirme sistemleri,

Açık uç-rotor iplik eğirme sistemi,

Friksiyon iplik eğirme sistemi

Hava jetli iplik eğirme sistemi

Vorteks iplik eğirme sistemi

Bilinen ve sektörde sıklıkla kullanılan önemli yeni iplik üretim sistemleridir. Son yıllarda dönen hava prensibi ile iplik üretimi sağlayan vorteks ve hava jetli sistemler minimum maliyet, yüksek hız ve kaliteye ulaşabilme konusunda önemli avantajlar sağlamıştır.

 

 

 

 0408ip

 

 

0409ip

 

 

 

 

 

 

 

 

ipl35

Rotor iplik makinelerinin otomasyona uygun olmaları, yüksek üretim hızları, iplik eğirme prosesinde bazı işlem kademelerinin elimine edilmesi, personel ve yer gereksiniminde önemli ölçüde azalma sağlaması gibi nedenlerle dünyada kullanımları giderek artış göstermektedir. Teknolojik gelişmelere paralel olarak kullanım alanları da genişlemektedir. Open-end iplikleri yaygın olarak örgü mamullerde, dokunmuş dış giyim, denim, iş kıyafetleri ve teknik kumaşlarda kullanım alanı bulmaktadır. Ring iplikçiliğine kıyasla 10 katına çıkan üretim hızları, azalan kopuşlar ve daha yüksek makina verimliliği sayesinde işletmelerde verimlilik artışı sağlamaktadır

 

 

 

rot1

 

 

Open-end iplik eğirme sisteminde amaç

 

Şerit halindeki lifleri önce tek tek hale getirmek, daha sonra bu lifleri tekrar bir araya toplayarak ucu açık olan (bükümsüz uç) ipliğe tutturarak liflerin büküm almasını sağlamaktır.

Şerit halindeki lifler şerit besleme kondenseri içerisinden geçirilerek şerit besleme silindirine gelir. Besleme silindiri yardımıyla şerit, yüksek hızda dönen (7.500 - 9.000 dev/dk) açma silindirine beslenir. Buradaki beslemenin hızı iplik numarası, rotor devri ve büküm sayısına göre değişir. Açma silindiri, besleme silindirinden tarama yolu ile aldığı lifleri dönüş yönünde çevirir. Bu çevirme esnasında lifler arasında kalan çepeller merkezkaç kuvvetinin etkisi ile açma silindirinin tarafından telef toplama bandına dökülerek merkezi bir atık deposunda toplanır. Rotorun yüksek dönüş hızı nedeni ile (50.000 d/dk - 160.000d/dk) lif iletim kanalında bir hava akımı oluşur. Lif iletim kanalı, açma silindirinden rotora doğru gittikçe daralan bir konik formundadır. Bu formu nedeni ile oluşan hava akımının hızı rotora doğru artmaktadır. Lifler, lif iletim kanalından hızlı bir şekilde geçerek, yüksek hızda dönen rotora ulaşır ve rotorun iç duvarına çarpar. Rotorun içinde oluşan savrulma kuvveti nedeni ile rotor iç duvarına çarpan lifler rotor yivinde bilezik şeklinde bir yapı oluşturur. Çıkış borusu ve düze içerisinden gelen açık uçlu (iç kısmı bükümsüz) iplik rotor içerisine ulaşır ve buradaki lifle temas ettiği anda rotorun dönüşü ile büküm almaya başlar. İplik, sarım bobini tarafından çekildikçe rotorun içine yeni lif beslenmeye devam edecek ve böylece kesiksiz bir çalışma başlayacaktır. Büküm verme elemanı ile sarım elemanının birbirinden ayrı olması yüksek çıkış hızlarına (200-250 m/dak’ya kadar) imkân sağlamaktadır. Oluşan iplik düze ve çıkış borusundan geçerek çekim miline gelir. İpliğin eğirme kutusundan çıkışı manşon ve çekim mili sayesinde olur. Kalite kontrolü yapılan iplik sarım tertibatı sayesinde bobinine sarılır. İpliğin sarıldığı bobin boyutları büyüktür ve bu ayrıca verimlilik sağlamaktadır. Makinenin çalışması esnasında oluşan iplik kopuşları ve yeni bobin bağlama işlemi makinenin her iki tarafında bulunan robotlarla gerçekleştirilir.

Open-end iplik eğirme prensibinde, kullanılan hammaddenin özellikleri önem sırası lif mukavemeti, lif inceliği, uzunluk/uniformite ve temizlik şeklinde sıralanmaktadır. Open-end iplik eğrilmesi sırasında, ring iplikler ile kıyaslandığında uzunluk daha geri planda kalmaktadır. Hatta OE rotor eğirmede daha kısa liflerle verimli çalışılır. Esas olan kesit alana daha fazla lif sığdırmaktır. Fakat OE Rotor için lif mukavemetini azaltan uygulamalardan kaçınmak gerekmektedir. Diğer bir noktada iplik hazırlama hattına toz emiciler ilave edilmelidir. İplik hazırlık aşamalarında tüm eğirme sistemleri için ortak amaç, lif paralelliği mümkün olduğu kadar artırarak temizleme işlemini ve lif yerleşimini gerçekleştirmektir. Farklı eğirme sistemlerinin önceliklerine göre malzemenin temizlenme aşamalarında dikkatli olmak gerekmektedir. Bu nedenle OE Rotor sisteminde makine parkını şu şekilde sıralamak mümkündür. Balya yolucu makine ile yan yana sıralanmış balyalardan küçük pamuk tutamları hava kanalına aktarılır. Lifler, sevk borusuna yerleştirilen metal dedektörünün içerisinden geçer. Metal dedektöründen geçen liflerde metal parçası tanımlarsa sevk borusu üzerindeki klape yön değiştirir. Metal dedektöründen sonra lifler kaba temizleyici makineye ulaşır. Sevk boruları ve hava akımı yardımıyla taşınan lifler, lif giriş kanalından geçerek makinenin açma ve temizleme tamburuna ulaşır. Böylelikle liflerin bir miktar açılması ve kabaca temizlemesi gerçekleştirilmiş olur. Daha sonra lifler yabancı madde ayırıcı cihazdan geçer. Yabancı maddelerin temizlemesi sonrası karıştırıcı makinede lifler harmanlanır. Karıştırıcı makine sonrası lifler tarağa ulaşmadan önce bir hassas temizleyici ve toz emilimi sağlayan makineden geçirilir. Tarak makinesi ve iki pasaj olarak cer makinesinden geçirilen lifler band halinde open-end iplik eğirme makinesinde eğrilmeye hazır hale gelmektedir.

Bu şartlar “olası en temiz” pamuğun satın alınması gerektiğinin altını çizmekte ve dahası yüksek temizleme ve toz uzaklaştırma etkisi olan iyi temizleme ekipmanın rotor iplikçilik için büyük bir yarar sağladığını göstermektedir. Sentetik ve selülozik esaslı yapay lifler genelde “temiz”, yani çepelden ve yabancı materyallerden (kaba lifler ve bobinleme kalıntıları dışında) arındırılmışken ham pamuk belirli bir miktarda organik ve organik olmayan, kalıntılar, tozlar ve bitki parçacıkları içerir. Bahsi geçen bu malzemelerin çoğunluğu eğirme hazırlık ve taraklama işlemleri esnasında uygun sayıda temizleme pozisyonunda efektif temizleme yapılarak uzaklaştırılabilir. Rotor iplik makineleri efektif olarak büyük çepel parçacıklarını ve ikincil lifleri temizlerken tozlar ve diğer daha küçük ikincil materyaller hava akımıyla rotora ulaşabilir ve rotor yivinde birikebilir. Dolayısıyla rotor iplikçiliğinde temiz hammadde ön koşuldur.

Rotor iplikçiliğinde lif uzunluğu ring iplikçiliğinde olduğu kadar baskın bir lif karakteri olarak karşımıza çıkmaması nedeniyle, geri dönüşüm liflerin rotor iplikçiliğinde önemli oranda kullanabilme imkânı doğmaktadır. Çünkü geri dönüşüm liflerin, yeniden açma işlemleri esnasında lif boyları kısalmakta, düzgünsüzlüşmekte ve kısa lif oranı artmaktadır. Bu sırada önemli bir lif mukavemet düşüşü görülmezken, lifler önceden temizlenmiş olduklarından ve yeniden işlem gördüklerinden temiz bir haldedirler. Böylelikle geri dönüşüm lifler ile rotor iplik eğirme sistemi arasında olumlu bir bağlantı söz konusudur. Özellikle kaba ve kalın ipliklerin üretiminde daha kısa dolayısıyla daha ucuz geri dönüşüm pamuk lifleri kullanılabilmektedir. Yüksek oranda kısa lif içeriğine (< 1˝/25.4 mm) sahip, kısa ve orta uzunlukta pamuk ve pamuk döküntüsünün, rotor eğirme prensibiyle başarılı bir şekilde eğrilebilmektedir. Kısa liflerden elde edilen iplikler genelde yüksek büküm katsayılarında eğrilmelidir. Ancak kısa liflerden elde edilen ipliklerin mukavemet ve düzgünsüzlük gibi fiziksel tekstil özellikleri, örneğin çok sayıda lif olmasının tüylendirme efektine olumlu etkileri bulunan tüylendirilmiş çarşaflık kumaşlarda olduğu gibi, nihai ürünlerde daha alt roller üstlenmektedir .

Dokuma ve örme materyalden geri kazanılmış malzeme veya lif döküntüleri, bu uygulama için özellikle uygun oldukları için, rotor iplik makinesinde kullanılabilmektedir. Ancak, düşük maliyetli bu hammaddelerin başarılı bir şekilde eğrilmesi için mutlak ön şart bu malzemelerin tek bir life kadar açılmış olmasıdır. Farklı imalatçılara ait değişik makineler bu işlem için uygundur. Ayırma işlemi kumaş ya da iplik kalıntılarının kesilip yırtılmasıyla başlayan birkaç aşamada gerçekleşir. Eğer bu işleme gerekli özen gösterilmezse en ufak kumaş ya da iplik kalıntısı rotora ulaştığında kopuşlara sebep olacaktır. Çok kaba iplikler söz konusu olduğunda kumaş ya da iplik kalıntıları kopuşlara sebep olmaz ama ipliğe dâhil olabilir ve kaçınılmaz olarak iplikte kalın yer olarak gözükürler. Ancak iplik kalitesinin lif boyundaki kısalmayla azaldığı unutulmamalıdır ve bu özellikle iplik mukavemetini ve sık rastlanan hataların sayılarını (ince yer, kalın yer ve neps) etkilemektedir. Dolayısıyla pamuk döküntülerinden ipliklerin belirli uygulama alanlarında kullanılmak üzere üretilmesi gerekmektedir.

 

 

 

0100openend 

 

 

 

 

ipl129

 

 

?<